Yıl 1975 Büyük bir telaş var bizim o eski köy evimizde artık bizde istanbula gideceğiz. en güzel elbiselerimi giydim. Trabzon lastik ayakkabımı su ile güzelce temizledim. Annem Kardeslerim ve ben Sadegörenin o taşlı çamurlu yollarından yürüyerek, köprübaşına geldik. Sabahın erken saatleri bindik Konak Osmanın Oğlu Ömer abinin Ford minibusüne, yolumuz Görele ordan Ulusoya binip istanbula gidecegiz. Yük yumak minübus hareket etti. Hız en fazla 20-50 arası fazla hız yapmanın imkani yok, delik deşik yollar yağmurla iyice bozulmuş, bir o yana bir bu yana hoplaya zıplaya gidiyoruz.. Arabaya binmeyede alışık da değiliz afedersiniz midemiz allak bullak oldu. Ömer abi alışık bizim gibi yolculara hemen naylon poşetleri verdi elimize. Yıllar yılları kovaladı biz her yaz memlekete Çanakçıya gittik geldik o yol yıllarca öyle kaldı. 1993 lerde bizde artık arabayla gitmeye başladık köye, neyseki o toprak yolara asfalt dökmüşler. Ama daracık yol 65 tane viraj yine ayni genişlik 1975-2007 yani 32 yılda değişen sadece aynı yola asfalt atmak olmuş, kaza olan Çanakçı da ilçe olmuş. Buna büyük gelişme diyebilirmiyiz, deriz demesinede dünyanın 32 yılda nasıl bir gelişme gösterdiğine bakarsak bizim o güzel memleketimiz canımız Çanakçımız için oturup ağlamamız lazım. 10 yaşında bir çocuktum oralardan ayrılırken, ne büyük heveslerle göçtük istanbula, yeni bir hayat kurduk yeni bir dünya da bulduk kendimizi okuduk adam olduk ev bark iş sahibi olduk. AMA HIÇ BİR ZAMAN O ÇANAKÇILI kimliğimi unutmadık. UNUTMAYACAĞIZDA
ÇANAKÇI-GÖRELE ARASI YENI YOL, güzel Çanakçımıza biraz daha hareket ve zenginlik getirecektir. Herkesin buna destek olmasın istiyorum. Biliyorumki herkesin bir çanakçı dan ayrılık hikayesi vardir. Elbette dönüşümüzünde olacak.....
http://www.facebook.com/#!/photo.php?fbid=10150304959715606&set=at.10150304959450606.359089.590425605.590425605&type=1&theater